Ana Sayfa Yazar Cafe Bayram Trafiği Diye Bir Şey Var…

Bayram Trafiği Diye Bir Şey Var…

Bayram Trafiği Diye Bir Şey Var…

Nerdeyse İstanbul da 17 milyon kişi yaşamakta, ve nüfus bu kadar olunca araç sayısı da her gün eklenerek artmakta… Eskiden İstanbul denince akla boğaz ve boğaz köprüleri gelirdi, daha sonra Topkapı Sarayı, Sultanahmet, Kız Kulesi vb… Artık ilk akla gelen şey trafik… Çünkü İstanbul da ana yolları kullanarak bir yere gitmek isterseniz 10 km mesafeyi 1-2 saat arasında riski ile kat etmek riski ile karşı karşıyasınız…

Yılda iki kez kutlanan dinin bayramlarda eğer hafta sonu ile birleşirse 4 ile 9 gün arasında tatiller ile karşılaşmaktayız.Bu tatil döneminde büyük çoğunluk mevsimine göre tatil merkezlerine yada ailelerinin yaşadığı Anadolu’da ki şehirlere gitmekte… fakat bu aslında hiç kolay olamamakta… çünkü İstanbul dan çıkış saatler sürmekte… yaklaşık 6 saat sürmesi gereken bir yolculuk yaklaşık 10 saatleri bulmakta… bunun sebeplerine baktığımızda karşımıza çıkan ilk sorun şehirde bulunan araç sayısının fazlalığı,bir de buna bayramlarda trafiğe çıkması yasaklanmayan büyük kamyonlar, beton mikserleri, harfiyat kamyonları da eklendiğinde tam bir kabusa dönüşmekte….

Önlem olarak ne yapmalı sabah erken mi yoksa geç mi çıkılmalı yola…aslında ikisi de aynı çünkü siz gece çıkmak isterseniz de yine aynı yoğunluğu yaşayacaksınız hatta uykusuz kalacaksınız… Siz bir huniden İstanbul dışına çıkmakta yada girmektesiniz… Tıpkı 3 şeritli bir yolun aniden tek şeride düşmesi ve arkasında yaptığı trafik olarak düşünebilirsiniz.

Bu trafik kabusunun en büyük sorumlusu İstanbul a giren ve çıkan sadece D-100 ve Tem otoyolu olmak üzere 2 anayol olmasıdır… Ankara istikametine gitmek için ya D-100 yada Tem oto yolunu kullanmak zorundasınız keza Trakya tarafında ise de durum aynı, Çözüm olarak ancak yeni bir hattın daha devreye girmesi ile trafik biraz daha rahat hale gelebilir örneğin İstanbul Anadolu yakası Şile üzerinden Ağva-Kandıra -Sakarya çıkışlı bir yeni yol projesi ile birazda olsa rahatlayabilir olarak düşünüyorum…Ama sorun kaynaklarından diğer bir tanesi de Karadeniz e giden vatandaşlarımızın kullandığı Gerede sapağında uzun kuyruklar oluşmakta, bunun içinde Gerede sapağı öncesi ve sonra çıkış sayıları artırılarak o yoğunluk birazda olsa hafifletilebilir…

İstanbul-Bursa arasındaki yoğunluk ise coğrafi koşullar nedeni ile ya körfezi aracınız ile geçmek yada Feribot hatlarını kullanmak ile çözüm bulmakta, bu hatta ne yazık ki fazla bir seçenek yok ancak deniz yolu taşımacılığı geliştirilmeli feribot limanları arttırılmalı…

Ya da tüm bunları boş vererek bu trafik ile yaşamayı, sabretmeyi bilerek ,trafik olacağını düşünerek belki iyi bir zaman yönetimi yaparak yola çıkmalısınız…

Ama her şeye rağmen trafik kurallarına gereksiz yere ön ve arka sis farlarını yakmayalım…

Kazasız dertsiz günler…

[author title=”Yazar Hakkında” image=”https://www.kulecanbazi.com/wp-content/uploads/2015/09/ozan-demiroz.jpg”]Ozan Demiröz
Tıbbi Tanıtım Uzmanı[/author]