Hindistan’da, bir gezgin, çok aç ve yorgunken, Hintlilerin dilek ağacı adını verdikleri bir ağacın altına gelir. ‘Dilek ağacına rastlamam büyük şans olmalı, bir bakarsın, dilediklerim oluverir kim bilir,’ diye içinden geçirmiş. ‘Burada kimse de yok ama şimdi bir yemek olsa harika olur,’ diye düşünmüş. Yiyecek fikri zihninde belirince hemen güzel sofra belirmiş. Gezgin şaşırmakla beraber, sofraya kurulmuş ve yiyecekleri afiyetle yemiş.
Sevgi dolu bir insanın yanına sıkıntı uğrayabilir mi? Karnı doyunca uykusu gelmiş, “Şimdi şurada bir yatak olsaydı…” diye düşünür düşünmez hemen bir yatak belirivermiş. Yatağa yatar yatmaz olanları düşünmüş, ‘Ben yemek düşündüm yemek geldi, yatak düşündüm yatak geldi, oysa burada kimsecikler yok. Bu nasıl oldu! Galiba bunları hayaletler yaptı,’ diye düşününce, hayaletler belirmiş. Bu hayaletler beni öldürecekler diye düşünmüş ve hayaletler onu öldürmüş.
Hikâyeye göre dilek ağacı gezginin kafasından geçenleri hemen anlamış ve aklından geçenler olmuş. Acaba kafamızdan geçenler, bu ağacın anladığı gibi başkaları tarafından da anlaşılır ve de aklımızdan geçenler olur mu?
İnsanlar sevilmek sayılmak uğruna, onay görmeyen duygularını gizlemeye çalışıyorlar. Örneğin, korkak olan birisi, cesur görünmeye çalışabiliyor. Her ne kadar birey içinden geçeni gizlemeye çalışsa da, vücut dili, şahsı ele verdiğinden diğer insanlar işin aslını anında seziyor.
İki insan daha birbirini gördüğü anda aralarında iletişim başlıyor. İnsanlar ilk önce karşıdakinin zarar verip veremeyeceğini ölçmeye çalışıyorlar. İşte bunu anlayabilmek için de karşısındakinin korkup korkmadığını sezmeye çalışıyorlar. Eğer karşısındaki korkuyorsa, anlıyor ki, üstünlük kendisinde.
Eğer korkuyorsanız, cesur görünmeye çalışsanız dahi bu hemen anlaşılır. Korktuğunuz anlaşılınca, karşınızdaki güçlenir. Biliriz ki; eline gücü geçirenler, bu gücü kullanmaktan pek geri durmazlar. Eğer bir zalime rastladıysanız, muhtemelen korktuğunuz da başınıza gelir.
İnsanın dert, tasa, sıkıntı dediği şeylerin hepsinin altında korku yatıyor. Asıl halletmemiz gereken korkuyu azaltmak. Korkunun azalması, sevginin çoğalması anlamına gelmektedir. Sevgi dolu bir insanın yanına sıkıntı uğrayabilir mi?
[author image=”https://www.kulecanbazi.com/wp-content/uploads/2014/11/huseyin-guducu.jpg” ]Hüseyin Güdücü
drguducu@hotmail.com[/author]