Yaşları yüze yaklaşmış üç eski dost bir araya gelmişler ve en sevdikleri çalgılar hakkında konuşuyorlarmış.
Birincisi, “flütün sesi harikadır,” demiş. İkincisi, “Bence keman başkadır, onu dinlerken kendimden geçiyorum,” demiş. Üçüncüsü, her ikisini de küçümser bir eda ile “Dostlar, siz bu çalgıları dinlediğinizde, kendinizi delikanlı gibi hissediyor musunuz? Benim dinlediğim müziğin böyle bir etkisi var, onu dinleyince hemen hanıma koşuyorum.” demiş.
Bu laf üzerine ihtiyarlardan biri cinselliğinin otuz sene önce diğeri de kırk sene önce bittiğini söylemiş. Arkadaşlarının performansına inanmamışlar ve hemen sormuşlar; “Seni böylesine coşturan müziği çok merak ettik. Hangi çalgının müziği bu?” diye sormuşlar. Üçüncü ihtiyar; “Bu sizin her gün duyduğunuz bir müzik canım,” diyerek onları iyice heyecanlandırmış. Onlarda, “Hadi uzatma artık, söyle bakalım neymiş bu müzik,” deyince üçüncü ihtiyar, “Her gece yarısı eşekler anırmaya başlayınca ben kendimi on sekizimde gibi hissediyorum,” demiş.
İlk iki ihtiyar, üçüncüye; ‘galiba bizim arkadaş aklını kaybetti’ gibisinden bakmaya başlamış. Üçüncü ihtiyar onlara durumu şöyle izah etmiş; “Arkadaşlar biz delikanlıyken, şimdiki karım ile ilk buluşmaya gittiğim zamanı hatırlıyor musunuz?” deyince, diğer ikisi “Hatırlamaz olur muyuz, biz gözcülük yapmıştık ya,” diye atılmışlar. İşte o gün, ben sevgilimle buluşup, onu okşayıp sevmeye başladığımda ahırdaki eşek anırmaya başladı, o sanki diğer eşekleri haberdar etmiş gibi, tüm köyün eşekleri koro halinde anırmaya başladılar. Ben ilk buluşmamda, sevgilimin kollarında kendimden geçerken, eşeklerin anırması bize eşlik ediyorlardı. O gün bu gündür, ne zaman eşek anırsa ben hemen delikanlı halime dönüveriyorum. İşin sırrı bu,” demiş.
Bir insan, bir şeyi başarmak istiyorsa; önce onu istemeli, motive olmalı, başaracağına inanmalı ve adımını atmalıdır. İnanç başlayınca vücut eyleme hazırlanır. Eylem çeşidine uygun hormonlar salınınca, içsel coşku yükselir. Organizma eylem için hazır hale gelir ve kişi eyleme geçer.
İçsel coşkuyu tetikleyen şey her insana göre değişir. Hikâyede seks hormonlarını yükseltip coşkuyu zirveye ulaştıran şeyin, eşek anırması bile olabileceği anlatılmış.
İnsan, içsel coşku yaşadığında, bunu tetikleyen şeyi, bilinçaltına kaydediyor. Sonra bu kayıt refleks gibi çalışıyor.
Bilinç dışımızda bilerek ya da bilmeyerek etkilendiğimiz yığınla şey kayıt ediliyor. Yeri zamanı geldiğinde mekanizmanın tetiklenince, kişi otomatiğe bağlanmışçasına tepki veriyor. Bu olay bilinç dışında cereyan ettiği için şahıs neden böyle bir tepki verdiğini kendisi de bilemiyor. İşte bu yüzden bizi aslında bilinç dışının yönettiği söyleniyor.
[author image=”https://www.kulecanbazi.com/wp-content/uploads/2014/11/huseyin-guducu.jpg” ]Hüseyin Güdücü
drguducu@hotmail.com[/author]