“Eczane ve Cenaze kelimeleri aynı harflerden ve sayıdan oluştuğunu hiç fark ettiniz mi?” Bende geçenlerde fark ettim. Bugüne kadar ekmeğini ilaç sektöründen kazanmış bir olarak “Eczane”ler hakkında tam bir bilgiye sahip olmadığımı gördüm. Eczaneler bizler için hayati bir önem taşıyor.
Eczane kelimesi Arapça “Ecza” ve Farsça “Hane” kelimelerinin birleşmesinden oluşmuş ve zamanla “eczane” olarak kısalmıştır. Eczacılarımızın, 5 yıllık eczacılık fakültelerinden mezun olarak “Eczacı” ünvanı alıyorlar. Eczane açmak o kadar kolay değildir. Bir kere eczanenin kullanım alanı 35 metrekareden küçük olamaz. Zemini yanmaz ve temizlenmesi kolay kaplamalardan yapılmalıdır. Hoş geçmiş dönemlerde tabanı tahta ve ziftlenmiş üzerine talaş dökülmüş eczanelerde gördük. Bizlere hizmet veren tüm kurumlarda olduğu gibi eczanelerde “Nöbet” tutar. Derdimizi anlamaya çalışırlar. Unutmayın! Sadece eczacı değil! Eczane içinde bulunan eczane teknisyeni bile sizin için çalışıyor.
Cellfood firması bir Eczane ve Eczacılarımızla ilgi tebessüm edici bir derleme yapmışlar. Sizlerle paylaşmak isterim.
[starlist]
- Bu ilaçlar kimyasal diyorsunuz ya en çok ona gülüyorum. Kimyasal olmayan bir şey gösterin, arabamı veririm. Su bile; iki hidrojen , bir oksijen…
- Herkesin işi çok acele ve herkesin hastalığı en önemli.
- Fitil, merhem, krem formundaki ilaçları illa tok kullanacaksanız kullanın da ısrar etmeyin ‘’aç mı, tok mu’’ diye..
- ‘’Gece yatarken içilecek’’ diyorsak da aç/tok farketmez. Allah aç yatırmasın cümlemizi…
- ‘Sabah aç içilecek’’ diyorsak gerçekten sabah aç içmelisiniz. Kahvaltı sonrası ‘aç’’ olmadığınız gibi öğleden sonra da ‘’sabah’’ değildir.
- Muayene parasını üç yıldır eczanelere ödüyorsunuz. Mantıksız mı? Evet, bizce de…
- Muayene parasını sonra ödeyemezsiniz. İlaç almak için ödemek zorundasınız. Niye mi? Bilmiyoruz, öyle…
- Muayene tahsilatçısı mıyız ? Evet, yakında vergiyi de bize toplatırlarsa şaşırmayacağız.
- Yine mi sistem bozuk diye söylenirseniz valla çok bozulurum. Haftanın bir kaç günü çalışmasa da, en yoğun zamanlarda onay vermese de arada çalıştığı oluyor. Ben bir kaç defa denk geldim, tüm gün çalıştığı oldu.
- ‘Aynısı’ olsun diye tutturmayın. Siz kıyafet değiştirince değişmeyeceğiniz gibi ismi farklı olsa da eşdeğer ilacın da içi aynıdır, farketmez.
- Her doktorun yazacağı ilacı bulunduracak olsak 500 m2lik alan bile yetmez. O nedenle ‘Niye bu ilaç yok?’’ diye sorarsanız ben de evinize gelir ve havyar, bahçıvan makası, pos cihazı var mı diye sorarım.
- Aktardan, internetten, televizyondan aldığınız ürünleri bize getirip nasıl kulanılır diye sormayın. Hele yan etkileri ile ilgili hiç gelmeyin. Almasaydınız.
- Kalsiyum, demir, balık yağı bitkisel değildir. Henüz bitkiler balık yağı ve mineral üretemiyor. Belki ilerleyen yıllarda başarabilirler.Kimbilir…
- İlaçları sevmiyorsanız, sevmeyin. İlaç sevilmez, ihtiyaç anında kullanılır. Tuvalete gitmeyi çok mu seviyorsunuz?
- ‘İlaçlar yapay’’ diyorsunuz ya olmayan birşeyi yapabilsek altın üretiriz ve eczacılıkla uğraşmayız.
- Telefonla yer tarif ederken, bilgisayarda reçete giriyor ve ilaçların üzerine kullanışı yazarken, poşet açıyor olsak da eczacılar da insandır. Telefonda konuşuyorken, sizinle de konuşamaz.
- Bitmedi, ama şimdilik bu kadar… Siz bu arada sağlık ve güzellik ile ilgili herşeyde; ECZACINIZA DANIŞIN
[/starlist]
Öğrenmek, Keşfetmektir
[author image=”https://www.kulecanbazi.com/wp-content/uploads/2014/10/bulent-vural-250×250.jpg” ]Bülent Vural
Kule Canbazı Editörü
www.bulentvural.com[/author]