Karanlık çöktükten sonra ikimiz de kısa cümleler üstadı kesildik birbirimizin başına. Düşüncelerim, genç ve sağlıklı olduğum için şükretmek ile bu boş dünyaya küfür etmek arasında gidip geliyor. Hayat, her ne kadar yaşlılığın iç karatıcı bir dönem olduğunu inatla gözüme soksa da, içimdeki geçici huzuru yerle bir edemeyecek.
‘‘Ya günün birinde aniden ölürsem ne olacak?’’
‘‘Merak etme, hiçbir şey olmayacak. Güneş ertesi gün yeniden doğacak, herkes yaşamına kaldığı yerden devam edecek, sen de gömüldüğün yerde para hâriç biriktirdiğin her türlü şeyle baş başa kalacaksın.’’
Bazı şeyleri biriktirerek kendimizden neler eksiltiyoruz sorusuna cevap arayanlar, bu kitapta bu sorunun cevabını bulamayacaklar ama bundan daha az karmaşık bir iki gerçekle karşılaşınca, kendilerine bir başka soru yöneltecekler; sahip olamadığımız şeyler bize erişilmez geldiği için mi hayata bu kadar asılıyoruz?
Salise Saatçi… Geçimini yirmi beş yaşından beri hasta bakıcılık yaparak sağlayan, evrenin mükemmel işleyen trafiğinde sürekli çevirmeye takıldığına inanan biri. Hayatın gerçek anlamını sorgulamaktan yorgun düşmüş, yatılı olarak çalıştığı evlerde şâhit olduğu olaylardan dolayı hayattan soğumuş biri aynı zamanda. Bir gün, yıllar önce evinde çalıştığı yaşlı bir kadını son günlerini geçirdiği huzurevinde ziyaret eder ve orada Belma Kır adında biriyle tanışır. Hiç beklemediği bir anda karşısına çıkan bu kadın ertesi gün ona cazip bir iş teklifinde bulunur.
Belma Kır’ın iş teklifini kabul ettikten sonra yaşam döngüsü farklı bir yöne doğru ilerleyen Salise, zamanla bu kadının kendine has, gizemli bir dünyası olduğunu keşfeder. Belma Kır’ın evinde kapısı sürekli kilitli tutulan bir oda vardır. Salise bu odanın sırrını çözmek için kolları sıvadığında, yıllardır balçıkla sıvamaya çalıştığı bazı gerçeklerle de eş zamanlı olarak yüzleşir.
Lüset Kohen Fins Kimdir?
1970 İstanbul doğumlu Lüset Kohen Fins, 1997-2009 yılları arasında İngilizce olarak yayınladığı City Plus İstanbul ve İstanbul Beyond Your Expectations dergilerinin ardından çalışmalarına ABD’de devam etti. New York’ta NYC Food&Mood adında kültür-sanat ağırlıklı bir şehir rehberi çıkardıktan sonra 2012 yılında On Derin Ayak İzi adlı ilk kitabını İngilizce olarak kaleme aldı. Bu kitapla 2013’te Uluslararası HarpersCollins Authonomy Altın Madalya ödülünü kazanan ve kitabı Türkçe’ye bizzat kendi çeviren Fins’in ikinci romanı Enginar Mevsimi Şubat 2015’te yayınlandı. 2014 yılında İstanbul’da kurduğu Yaratıcı Yazarlık Atölyesi ile çağdaş Türk edebiyatına yeni yetenekler kazandırmayı hedefleyen Lüset Kohen Fins’in dördüncü romanı Şarlatan, 2016’nın sonlarına doğru çıkacak.